TMMOB Antalya İl Koordinasyon Kurulu Adına açıklama yapan İKK Sekreteri ve Elektrik Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Şaban Tat:

"Kentimiz için son 20 yıllık süreçte yaşanan nüfus değişiminin beraberinde getirdiği ve temelinde mülkiyet olgusu ile doğrudan bağlantılı olan ruhsatsız yapılaşma, altyapı sorunları, tarım arazileri, kıyılar ve korunan alanlarda yaşanan tahribatlar geleceğimiz için endişe yaratmaktadır"dedi.

 ANTALYA'NIN CAN DAMARI

İlimizde nüfusun en yoğun olduğu İlçeler uydu görüntüleri yardımı ile incelendiğinde, mezarlık alanları haricinde betonlaşmamış çok fazla alan kalmadığını belirten Tat: "Şehrimizin merkezinde, biz Antalya’da yaşayanlar için ve Antalya'mızı ziyaret eden tüm insanların can damarlarından bir tanesi olan Narenciye Bahçesi ve hemen doğu sınırında yer alan Vakıflara ait Narenciye çiftliğinin günümüzde ne derece önem arz ettiği ortadadır" ifadelerini kullandı.

 

EKOLOJİK DENGEYE ZARAR VERİR
Tat sözlerine şöyle devam etti: "Söz konusu taşınmazlardan, Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne ait yaklaşık 61 dönüm yüzölçümüne sahip Demircikara Mahallesi'nde yer alan 447 ada, 3 parsel, geçtiğimiz haftalarda yapılan bir ihale sonucunda kiraya verilmiştir.

Tarımsal üretimin önemli simgelerinden olan söz konusu Narenciye Bahçesi, Bölgede adını verdiği Narenciye Caddesi ve Portakal Çiçeği Bulvarı ile Antalya’nın en kıymetli Tarımsal nitelikli taşınmazlarından bir tanesidir.

 Antalya’nın tarımsal yapısı için büyük önem taşıyan Narenciye Çiftliği, tarımsal araştırmalar ve sürdürülebilir tarım uygulamaları için kritik bir merkez olan Batı Akdeniz Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (BATEM) alanını her açıdan etkilemektedir. Vakıflar genel müdürlüğünün kiraya verdiği bu alanın, yüksek verimli ve hastalıklara dayanıklı narenciye türlerinin geliştirilmesi amacıyla modern tarım teknikleriyle değerlendirilmesi gerekmektedir. Vakıflar bölge müdürlüğünün kiraya verdiği, Narenciye Çiftliği’nin amaç dışı kullanımı hem tarımsal yeniliklerin önünü kesecek hem de kentin ekolojik dengesine zarar verecektir. Yeşil alanların azalması, yerel üreticilerin teknik destekten yoksun kalması gibi olumsuz sonuçlara yol açacaktır. Bu nedenle, Narenciye Çiftliği’nin korunması ve doğru şekilde değerlendirilmesi elzemdir.

 Antalya’nın sürdürülebilir tarım uygulamaları ve ekolojik dengesi için büyük öneme sahip olan Narenciye Çiftliği’nin korunmasını ve amacına uygun kullanılmasını ısrarla savunduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyururuz. Bu alanın farklı amaçlarla kullanılması, sadece yerel tarımı değil, kentin geleceğini de tehlikeye atacaktır. Narenciye Çiftliği’nin Antalya’nın sürdürülebilir gelişimi için taşıdığı bu kritik rolün bilincindeyiz ve bu alanın korunması için her türlü önlemi alacağımızı kararlılıkla belirtmek isteriz."